Bugün kendimi pek verimli hissediyorum. Kusursuz Evcil'de bitti. Ufak tefek yetersiz hissettiğim noktaları olsa da genel olarak sevdim kitabı.
Akıcılığı ve sıkmadan okutması kitabın en büyük artısı. Kitaba şöyle bir bakayım dememle 100 sayfasını devirmem bir oldu neredeyse. Çok hızlı ilerledi ve kızın ne ara atağa geçeceğini okumak için sabırsızlandırdı. Sonu ise devam kitabını merakla beklememe sebep olacak bir olayla bitti. İkinci kitap için umarım yayınevi bizi çok bekletmez! :)
Genetiği değiştirilmiş bir "evcil"imiz var kitabımızda. Sonrasında ise 4 yıllık bir eğitim sürecinden geçiriliyorlar, "kusursuz birer evcil" olmaları için. Onlar üst düzey bürokratların, zenginlerin, yeni eğlencesi. 16 yaşında satın alınıp sahiplerini mutlu etmeleri bekleniyor. Ella'da satın alınan evcillerden biri. Yeni hayatında her şey onun için çok yeni. Kendi mutluluğunu bastırıp sadece sahiplerini mutlu etmeye odaklanmış, onlar ne isterse yapmaya hazır canlı bir süs eşyası.
Yalnız yazarın yaratmış olduğu dünya biraz geri planda kalıyordu. Ben konusu itibariyle daha sert bir distopya beklerdim mesela. Evet çarpıcı bir konu fakat işlenişi çok vurmuyor insana. Ella, 50 yaşındaki milletvekilini mutlu etmek için satın alınmışken neredeyse kitap boyunca 10 yaşındaki ufak bir kızla ve Penn ile vakit geçirdi. Sahnede daha fazla milletvekilini görmeyi arzu ediyordum. Daha çok acımasızlık görmek, daha zalimce olaylara şahit olmak isterdim. Bu haliyle biraz daha pembe geçilmiş hikaye. Yazar genç okurlarını irrite etmekten, ürkütmekten kaçınmış gibiydi.
Neyse işte. Genel olarak dediğim gibi sevdim. Ona buna bakmadan okunabilecek, keyif alınabilecek bir seri belli ki. Ve sanırım Yabancı'nın Kusursuzlar kitabıyla benzer öğeler taşıyor. Onu sevdiyseniz eğer bence Kusursuz Evcil'e de bakmaktan kaçınmayın derim.
“Kusursuz olmanın bir bedeli vardır...”
İnsanların genetiklerinin değiştirilip “evcil” olarak satılmalarına izin veren yasa çıkar çıkmaz, varlıklı ve güçlü aileler Ella gibi güzel kızları satın almak için harekete geçmişti. Doğumundan itibaren zarif, ağırbaşlı ve her şeyin ötesinde “kusursuz” olmak üzere eğitilen bu “aile dostları” sahiplerinin evlerine lüks bir hayat yaşamaya hazır olarak giriyorlardı. Ella, bir milletvekilinin küçük kızının arkadaşı olarak geldiği yeni evinde, yakışıklı ve asi Penn ile karşılaşmayı beklemiyordu. Penn, kusursuz görünümünün altında yatan kızı görebilen tek kişiydi. Ona âşık olmak, Ella’nın bildiği her kuralı çiğnemesi anlamına geliyordu.
Kusursuz Evcil insan olmanın anlamına ürperticibir bakış, aşkın göz kamaştırıcı gücünün bizi nasıl özgür bırakabileceğinin şaşırtıcı bir hikâyesi...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder